Hayır.

Avustralya’nın sınırları, 17 Mart 2020 tarihi itibarı ile, uluslararası öğrencilere ve turistlere kapanmıştır.

Avustralya bir ada ve kıta ülke olmanın avantajını kullanarak sınırlarını kapatma kararı aldığı gün itibarı ile vakaların toplamda 700’den fazlası (yani %80’den fazlası) yurtdışından gelen yolculardan kaynaklanıyordu. Dolayısı ile virüsün yayılma hızını düşürmek amacı ile sınırlarını kapatma kararı alan Hükümet, üçer aylık uzatma kararları ile mevcut durumu sürdürmektedir.

Şu anki kararlar çerçevesinde, Avustralya’da bulunan bir öğrenci vizesi sahibi ülkeden çıktıktan sonra, vizesi geçerli olsa dahi,  kapılar tekrar açılana kadar ülkeye geri dönüş yapamaz.

Benzer şekilde, şu anda Avustralya’da bulunan bir Avustralya vatandaşının da kendi ülkesinden çıkabilmesi için özel izin (pek de kolay olmayan) alması gerekmektedir.

Öğrenci ve turistler de dahil olmak üzere geçici vize sahiplerinin ülkeye girişine ilişkin net bir tarih henüz resmi olarak açıklanmış değil. Ancak, hükümet yetkililerinin yaptığı açıklamaları okuyarak bu sorunun cevabını alabiliriz.

Avustralya hükümetinin (Mart 2021’de) aldığı en son karara göre kapıların kapalı kalması için belirlenen en güncel tarih 17 Haziran 2021’dir.

Bu tarih T.C. Ticaret Bakanlığı’nın 01 Nisan 2021 tarihli yayınında da yer almakta olup, ne yazık ki hatalı olarak yorumlanmış ve hatta bazı acenteler tarafından ticari kaygılar ile art niyetli olarak da kullanılmıştır.

Çok net bir şekilde belirtmek gerekir ki, Avustralya hükümetinin çok yakın bir zamanda, 17 Haziran 2021 sonrası için “en az üç aylık bir uzatma kararı” açıklaması beklenmektedir.

Avustralya Başbakanı Scott Morrison, COVID-19 için yürütülen aşılama çalışmaları konusundaki güncel bilgileri paylaşırken yaptığı en büyük vurgu, ilk planlamaya göre Ekim 2021’de tamamlanması beklenen aşılama çalışmalarının yılsonuna kadar tamamlanamayabileceği şeklindeydi.

09 Mayıs 2021 tarihli açıklamasının özeti ise aşağıdaki şekildedir:

“Mevcut uygulamanın başarısı ortadayken, sadece güvenli olduğundan emin olduğumuz zaman kapıları açacağız, dolayısı ile Avustralya’nın kapıları dünyanın kalan bölümüne belirsiz bir süre daha kapalı kalmaya devam edecektir.

Aşılamanın tamamlanması kapıları yeniden açacağımızın garantisi olmayacağı gibi, sıfır vaka hedefimizden de vazgeçmeyeceğiz.”

Hazine Bakanı Josh Frydenberg’in 09 Mayıs 2021’de yaptığı açıklama da, kendisinden önce gelen tüm açıklamaları destekler ve doğrular yöndeydi:

“Avustralya’nın sınırları 2021 sonuna kadar kapalı kalacak. Şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da sağlık konusundaki yetkili ve uzmanlardan aldığımız tavsiyeleri uygulamaya devam edeceğiz, Avustralya’nın COVID-19 ile mücadeledeki başarısını ve mevcut durumunu buna borçluyuz.”

Şartlarınızda önemli bir değişiklik olmadığı sürece yanıtımız: Hayır.

Bu soru ile sıklıkla karşılaşmamızın en büyük nedeni, ne yazık ki, gerçekler çok açık bir şekilde ortada olduğu halde, ticari kaygılarını ön plana çıkaran acentelerin öğrencileri “ikna” etmek için bu ifadeyi kullanıyor olmasıdır.

Vize memurlarının amacı başvurularınızı red etmek değildir, vize gereklilikleri doğrultusunda dosyanızı incelemek, onaylamak için gerekli zemini bulmaktır.

Dolayısı ile vizeye erken başvurmanız mevcut şartlarınızda değişiklik olmadıkça size özel bir ayrıcalık sağlamayacaktır. Vize başvurunuzun sonucu, başvuru zamanından çok, profiliniz ve başvurunuzun hazırlanması ile daha yakından ilgilidir.

COVID-19 sonrası dönemde vize başvurularının sayısında artış olacak olması vize başvurunuzun sonucunu tek başına etkilemeyecektir. Onay ya da Red kararları sunmuş olduğunuz vize dosyasının bütününe, evraklarınıza, profilinize ve beyan ettiğiniz niyetinize bakılarak verilir.

Henüz net olmayan bir tarih için vize başvurusu yapıp vizeyi sonuçlandırmak bir tercih olduğu gibi, sınırlar açıldığında oluşabilecek yoğunluk ve olası gecikmeleri ortadan kaldırmaya da yardımcı olacaktır.

Belirsizlik konusunda çekinceleri olan danışanlarımıza tavsiyemiz vize başvuruları için hiç acele etmemeleri, Avustralya hükümetinden gelecek yeşil ışığı beklemeleri, ve tabii ki güncel gelişmeleri ve SmartEDU’yu takip etmeleri yönündedir.

SmartEDU Avustralya olarak vize başvuru zamanı konusundaki profesyonel görüşlerimizi danışanlarımızın beklentilerini, koşullarını, seçenekleri ve güncel durumu inceledikten sonra sunmaktayız.

Vize başvuru planlarını, Haziran 2021’de Avustralya hükümeti tarafından yapılacak resmi açıklamalar sonrasında yeniden değerlendirmeye almanın danışanlarımız/öğrencilerimiz açısından daha faydalı ve doğru olacağı görüşündeyiz.

En çok merak edilen ve bir o kadar da doğru/yanlış ya da art niyetli olarak üzerinde konuşulan bu soru için cevabımız çok net: “Bunu henüz Avustralya hükümeti dahi bilmiyor.”

Avustralya’nın kapılarının hangi tarihte açılacağına ilişkin henüz net ya da resmi bir karar açıklanamamış ya da açıklanamayacak olsa da, hükümet yetkililerinden şimdiye kadar gelen tüm mesajlar kapıların ne zamana kadar açılamayacağına ilişkin bize bilgi vermektedir.

09 Mayıs 2021’de başbakan tarafından kullanılan ifade (“Avustralya’nın kapıları dünyanın kalan bölümüne belirsiz bir süre daha kapalı kalmaya devam edecektir”.) ve 10 Mayıs 2021’de yapılan bütçe görüşmelerinden çıkan beklenti Avustralya’nın kapılarının, mevcut koşullarda, 2022 ortasına kadar kapalı kalacağı yönünüdedir.

Özellikle Türkiye’den gelmeyi planlayan öğrenci ve turistler için 2021 senesi içerisinde Avustralya’da olmak ne yazık ki gerçekçi bir beklenti değildir. Bu konuda en yetkili isim olan Avustralya başbakanı tarafından 21 Mayıs 2021’de yapılan açıklama çok nettir. Başbakan, 2021 senesinde kapıların açılmayacağını tekrar vurgularken, önceliklerinin, toplumun sağlık güvenliği olduğunu belirterek 2022 için herhangi bir plan ya da takvim paylaşmamıştır. 

Avustralya’nın kapılarının 1 yıldan uzunca bir süredir kapalı kalması, bu süreçte turist ve öğrenci kabul edilmemiş olması ve tüm bunların ekonomik etkileri öne sürülerek kapıların en kısa sürede açılacağını beklemek gerçeklikten uzak olup en kibar ifade ile hayalperestlik, daha sonra umut tacirliği ve son olarak da bilgisizlik ya da cahillik olarak isimlendirilebilir.

SmartEDU Avustralya olarak salgın sürecinin başlangıcından bu yana temkinli bir şekilde bilgilendirme yapmaya devam ediyor olmakla birlikte (aşağıda da belirttiğimiz gibi) dikkate alınması ve itibar edilmesi gereken en önemli kaynak resmi yetkililerin yaptığı açıklamalardır.

Açıklanan ilk planlamalara göre, aşılama programının Ekim 2021’de tamamlanması bekleniyordu.

 Ancak, 22 Şubat 2021’de başlayan aşılama programı, şu anda 50 yaş üzeri grup için devam ederken kayıt işlemleri aynı zamanda 40-49 yaş aralığına ulaşmış durumda olsa da, 19 Mayıs 2021 itibarı ile uygulanan asi sayısı 3.2 milyon dozdur.

%12’ye denk gelen bu oran, dünya genelinde ulaşılan sayının (%19) oldukça gerisinde kalmaktadır.

Bu rakamlar başta Başbakan Morrison olmak üzere hükümet yetkililerinin açıklamaları ile birlikte yorumlandığında daha fazla anlam ve önem kazanmaktadır.

Avustralya’nın kapıları henüz açılmamışsa bunun ilk ve en önemli sebebi dünyanın diğer ülkelerinin henüz güvenli bir ortama kavuşamamış olmasıdır.

Dünya genelinde salgın dönemi geride bırakılmadığı sürece diğer ülke seçeneklerini tartışmanın çok sağlıklı bir sonuç vermeyeceği görüşündeyiz.

Salgın dönemi geride bırakıldığında Avustralya yine en güvenli ve en çok talep alan ülkelerin başında gelecektir.  

Şimdiye kadar ki mevcut tüm avantajlarına ek olarak COVID-19 sürecindeki başarılı yönetimi ve coğrafi avantajı Avustralya’yı daha da ön plana çıkaracaktır. 

COVID-19 salgını sebebiyle alınan önlem ve uygulanan kısıtlamalar sonucunda, ki en önemlisi Avustralya’nın sınırlarının kapalı olmasıdır, Avustralya’nın net göçmenlik seviyeleri İkinci Dünya Savaşı döneminden sonra ilk defa eksi değerlere düşmüştür.

Benzer şekilde salgın öncesi dönem ile kıyaslandığında Avustralya’ya gelen uluslararası öğrenci sayısı %99 düşüş göstermiştir.

Oldukça karamsar gözüken bu iki veri, sebep sonuç ilişkilerini anlamamızı sağlarken aynı zamanda geleceğe dair de bizlere umut vermektedir.

Tüm danışanlarımıza da belirttiğimiz gibi Avustralya çok daha uzun yıllar eğitim konusunda liste başındaki ülkeler arasında yer almaya, göçmenlik konusunda talepkar olmaya ve bu konularda fırsatlar sunmaya devam edecek bir ülkedir. Aynı zamanda eğitim ve göçmenlik konularında da talebin en çok olduğu ülkelerin başında gelmektedir.

Yukarıdaki rakamlar tamamen içerisinde bulunduğumuz COVID-19 belirsizliğinin oluşturduğu sonuçlardır. Dolayısı ile bizler, salgın sonrası döneme ait umutlarımızı, oluşan bu sonuçların nelerin sebebi olacağını inceleyerek şekillendireceğiz.

22 Mart 2021 tarihli açıklamasında kendi ailesi de göçmen olan Bakan (Minister for International Development) Hawke çok net bir cümle ile geleceğe dair somut bir gerçekliği ortaya koymuştur: “Göçmenlik Avustralya’nın salgın sonrası yeniden güçlenmesi ve eski günlerine dönmesi için katkı sağlayacak en kritik unsurlardan biri olacaktır.”

Uluslararası öğrenciler açısından durumu değerlendiren Bakan Hawke, Avustralya’nın kapıları açıldığında öğrenci ve turistlere öncelik tanınacağını vurgulamıştır. Şüphesiz ki buradaki en büyük etken uluslararası öğrencilere sunulan eğitimin ve turizm sektörünün, maden kaynaklarından sonra ülkenin en büyük ihraç kalemlerini oluşturmasıdır.

Herşeyden önce, Avustralya için, Yurtdışı Eğitim, Vize ve Göçmenlik konularında itibar edilmesi gereken kaynaklar Avustralya hükümeti ve yetkililerinin yaptıkları ve yapacakları açıklamalar ile devletin resmi iletişim kanallarıdır.

Bu vurguyu yapmamızın sebebi ne yazık ki aynı sektörde olmamıza rağmen birçok danışmanlık kurumunun Avustralya ve gelecek dönem beklentileri konusunda dürüst davranmadıklarının haberlerini mağdur olan öğrenci ve ailelerinden almaya devam etmemizdir. Avustralya için vize ve eğitim dansımanlığı alacağınız kurumların ve size hizmet sunacak danışmanların sertifika ve yetkinlik belgeleri olduğundan emin olarak hareket etmenizi tavsiye ederiz.